28 Temmuz 2012 Cumartesi

Tina Charles




Daha lige gelir gelmez farkını göstermişti bu genç kız.WNBA'nin sınırlı pota altı rotasyonuna yeni bir yıldız gelmişti.Normal sezonu başarılı playoff'u görece başarısız olmak üzerer geçen 2011 sezonunun ardından 2012'de gayet iyi ilerliyor.Olimpiyat molasından sonra devam.O genç kadronun başarısı da Charles önderliğinde devam edecektir zaten.

LİSE KARİYERİ


Şimdi bu genç kızı tanıyalım.5 Aralık 1988'de dünyaya geldi.Basketbol kariyerine "Christ the King Lisesi"nd başladı ve buranın kendisi için alt seviyede olduğunu 26.5 sayı 14.8 ribaund ve 5.2 blok ortalamalarıyla gösterdi."Kadın Basketbol Koçları Birliği(WBCA) Yılın En İyi oyuncusu" ve "Miss Basketball(Bayan Basketbol" seçildi sonrasında her WNBA süperyıldızının kariyerinde bulunan McDonald's All-American maçına açağrıldı ve Newsday, the Daily News ve New York Post gazeteleri tarafından "New York Şehrinde Yılın Oyuncusu" seçildi.Christ the King'in en skorer ismiydi ve takımın 57 kez üst üste maç kazanmasını sağladı ve "USA TODAY" gazetesi tarafından "Yılın En İyi Oyuncusu" seçildi.2006 yılında bu sefer WBCA All-American maçına çağrıldı ve 15 sayı 12 ribaundla kırmızı takımın MVP'si seçildi.Aynı yıl "McDonald's Yılın Oyuncusu" "Gatorade Yılın Oyuncusu" "EA Sports Yılın Oyuncusu" "John R. Wooden Ödülü" gibi başarılar kazandı.Lise kariyeri de bu büyük başarılarla son buluyordu.WNBA için bir yıldız daha yetişiyordu ve artık kolej zamanıydı.

KOLEJ KARİYERİ

Artık şaşırmıyoruz.O da Connecticut Üniversitesi'nde geçirdi kolej kariyerini.2009 ve 2010 yıllarında okuluna şampiyonluklar getirdi ve Final Four MOP'si(NCAA Final Four'unda en iyi oyuncuya verilen ödül-Most Outstanding Player) seçildi 2 defa.Şampiyonluk sonrasına Beyaz Saray'a ziyaret geleneği vardır ABD'de.Charles da şampiyonluktan önce bununla ilgili "Barack Obama, yakında orada olacağız." demiş ve şampiyon olduktan sonra "Başkan Obama, geldik!" ifadelerini kullanmıştı.2010 yılındaysa Charles Connecticut Üniversitesi'nin bir nevi "Hall of Fame"i olan "Huskies of Honor"a seçildi.Bunu başaran 12. WNBA oyuncusu oldu ve hâla oyuncuyken bunu başaran 2. kadın basketbolcu oldu, ilki Connecticut'tan takım arkadaşı Renee Montgomery'di.Charles ayrıca 2010 yılında doğu konferansında "Yılın Oyuncusu" seçildi.


Üniversite'de tahsilini ise "psikoloji" ve "küçük ceza yargısı" üzerinde yaptı.Bu iş üzerinde hâla çalışmalarını sürdürüyor.Hatta şu anda "Bergin Islah Kurumu" tutuklu olan insanların sosyal hayata adapte olmasına yardımcı oluyor.Kurumda stajyerliği sürüyor.


WNBA KARİYERİ

Oldukça kısır bir drafttı 2010 WNBA draftı.Draft öncesinde tek bir yıldız adayı vardı, o da Tina Charles.Connecticut Sun da doğal olarak ilk sıradan seçti onu ve WNBA kariyeri başladı Charles'ın.İlk yılında hiç maç kaçırmadı ve 15.5 sayı 11.7 ribaund 1.7 blok ortalamalarıyla bomba gibi bir giriş yaptı.Tabi ki "Yılın Çaylağı" seçildi.Bunun yanına bir de "Yılın En İyi 2. Beşi"ne seçilme başarısı koydu.2. yılı olan bu yılda 17 sayı ortalamasını geçmiş durumda.Double-double ortalamalarıyla All-Star'da ilk beş oldu ve son haftalarda yayınlanan "MVP Yarışı" listesinde 1.'liği kaptırmıyor.


OYUN TARZI

Bu özel saha içinde neler yapar, ne sever, ona bir bakalım.Bir kere iyi bir atlet olduğunu söyleyelim.Ayaklarına çok hakim ve post-up oyununun üst düzey olması hiç şaşırtıcı değil bu nedenle.Sylvia Fowles'la çok karşılaştırılır ancak ondan farkı hücum repertuarının daha geniş bir coğrafyayı kapsaması.Çok iyi bir orta mesafe şutörüdür ve özellikle Renee Montgomery'le oynadığı ikili oyunlarda serbest atış çizgisinin yarım adım gerisinden uzağata olmamak şartıyla pozisyonunu alır ve şutunu gönderir, gayet de yüzdeli atar bu şutları.Fowles kadar dominant diyemeyiz zaten tarz farkı var.Tina Charles'ın oyununda post-up'ın yeri çok daha fazla.Özellike çemberin 2-3 adım gerisinden attığı fadeaway'ler rakipleri için baş belası olabiliyor.Ayaklarına hakim olması nedeniyle "hook" atma pozisyonlarını da iyi bulduğunu söyleyebiliriz.Sol elini iyi ancak üzerine biraz daha gidip sol elini keskinleştirirse o zaman tam bir bela olacağı kesin.

Pas yeteneği ise hiç kötü sayılmaz.Potaya koşu yapan arkadaşlarını iyi beslediğine defalarca tanık olduk.İyi süzüzüyor çünkü savunmayı.

Defansta yaptıklarına bakalım bir de Tina Charles'ın.Savunma konusunda Sylvia Fowles'la benzer özellikleri çok daha fazla.O da pota bekçisi ve temel görev potaya gelen elemanları püskürtmek.Fowles gibi savunduğu oyuncuyu potanın dibine çekmek gibi bie özelliği yok ama onun üzerinden sayı bulmak hiç kolay değil.Ellerini indirmeme konusunda gayet başarılı, zaten pota bekçisi için aranılan 1 numaralı özelliktir bu.İyi de bir post-up savunmacısıdır.Geri adım atmaz kolay kolay, ancak etkisini çember savunuculuğunda çok daha rahat gösteriyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder